Sayın Cumhurbaşkanı’na yeni görevinde Cenab-ı Allah’tan muvaffakiyetler diliyorum.
Millî davamız Kıbrıs’ta adil, kalıcı ve Ada’daki gerçeklere uygun bir çözüme ulaşılmasına yönelik mücadelemizi Sayın Erhürman’la yakın eş güdüm içerisinde, kararlılıkla sürdüreceğiz.
Sayın Cumhurbaşkanı’yla bugünkü görüşmemizde Kıbrıs meselesine yegâne çözümün, daha önce ilan ettiğimiz üzere Ada’da iki devletin bir arada varoluşuyla mümkün olabileceğini teyit ettik.
Bizim Kıbrıs davasındaki duruşumuz her zaman net olmuştur.
Kıbrıs meselesinin bugüne kadar çözümsüz kalışının temelinde, Rum tarafının Kıbrıs Türklerinin egemen eşitliği ve eşit uluslararası statüsünü reddetmesi vardır.
Rum tarafı, Kıbrıs için çözümü 1963’te silah zoruyla ele geçirdiği, bugün ise hiçbir hükmü kalmamış olan ortaklık devletinde Kıbrıslı Türkleri azınlık konumuna indirgemekte görüyor.
Sayın Cumhurbaşkanı’nın Rum tarafına son dönemde verdiği mesajlarda Kıbrıs Türkü’nün egemen eşitliğinden taviz verilmeyeceğini vurgulamasını oldukça isabetli bulunuyorum.
Görüşmelerimizde Kıbrıs Türkü’nün refahını artırmak, gündelik hayatını kolaylaştırmak ve on yıllardır maruz kaldığı tecritten en az ölçüde etkilenmesini sağlamak üzere hayata geçirdiğimiz projeleri değerlendirdik.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin uluslararası toplumda layığıyla temsil edilebilmesi, sesini ve uğradığı haksızlıkları dünyaya duyurabilmesi için siyasi ve diplomatik gayretlerimiz eş güdüm halinde devam edecektir.

