Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Türkiye’den terör örgütü SDG’ye net uyarı! ‘Oldubittiye müsaade etmeyeceğiz’

Bakan Güler, terör örgütünün Suriye’deki uzantısına uyarıda bulunarak ‘SDG’nin bir an önce 10 Mart Mutabakatı’na uygun şekilde yükümlülüklerini eksiksiz olarak yerine getirmesi sürecin başarısı açısından vazgeçilmez bir gerekliliktir.’ dedi.

Bakan Güler, terör örgütünün Suriye'deki uzantısına uyarıda bulunarak 'SDG'nin bir

Millî Savunma Bakanı Yaşar Güler, 2025’in son gününde Polatlı’daki Topçu ve Füze Okulu Komutanlığımızda inceleme ve denetlemelerde bulunarak Mehmetçiklerimizle bir araya geldi.

Beraberindeki Genelkurmay Başkanı Orgeneral Selçuk Bayraktaroğlu, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ziya Cemal Kadıoğlu ve Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Metin Tokel ile Polatlı’ya giden Bakan Yaşar Güler, kahraman Mehmetçiklerimizin yeni yılını kutlayarak onlara hitaben şunları söyledi:

TSK, ÜLKEMİZİN GÜVENLİĞİNİN EN SAĞLAM TEMİNATIDIR

Yılbaşı vesilesiyle Sayın Genelkurmay Başkanımız ve değerli Kuvvet Komutanlarımızla birlikte Topçu ve Füze Okulu Komutanlığımızda muharebe meydanlarının coşkun sesi siz kahraman topçularımızla bir arada bulunmaktan büyük bir mutluluk duyduğumuzu özellikle ifade etmek istiyorum.

Ülkemizin savunma ve güvenliği için çok kapsamlı ve yoğun faaliyetler ile geçirdiğimiz 2025 yılını geride bırakıyor, aynı kararlılık ve motivasyonla 2026 yılına girmenin heyecanını yaşıyoruz.

Bu vesileyle, yeni yılınızı en içten dileklerimizle kutluyoruz.

Başta yakın coğrafyamız olmak üzere uluslararası güvenlik mimarisinde pek çok kritik gelişmenin yaşandığı 2025 yılında, kahraman ordumuz, asil milletimizin ve ülkemizin güvenliğini sağlamak için büyük bir özveriyle görev yapmış, üstlendiği her vazifeyi azim, kararlılık ve başarıyla yerine getirmiştir.

Türk Silahlı Kuvvetlerimiz; köklü tarihi, sarsılmaz disiplini ve yüksek muharebe kabiliyetiyle ülkemizin güvenliğinin en sağlam teminatıdır. Bu güçlü yapının temelinde ise nitelikli insan kaynağı, etkin eğitim anlayışı ve çağın gereklerine uygun doktrinler yer almaktadır.

TOPÇU VE FÜZE SİSTEMLERİ, ORDUMUZUN GÜCÜNE GÜÇ KATMAKTADIR

İşte Topçu ve Füze Okulu Komutanlığımız da bu yapının en stratejik eğitim merkezlerinden biri olarak Kara Kuvvetlerimizin ateş gücünü şekillendiren, geleceğin komutan ve uzman personelini yetiştiren müstesna bir görevi yerine getirmektedir.

Modern harp ortamı, uzun menzil, yüksek hassasiyet ve süratli karar alma yeteneğini zorunlu kılmaktadır. Böyle bir ortamda topçu ve füze unsurlarımız, muharebe destek unsuru olmanın yanı sıra caydırıcılığın, operasyonel etkinliğin ve sahadaki başarının belirleyici unsurlarından biridir.

Sizler burada aldığınız nitelikli eğitimle bu sorumluluğun bilincinde olarak yetişiyor, kahraman Türk ordusunun vurucu gücünü, bilgi, disiplin ve teknolojiyle buluşturuyorsunuz. Topçu ve füze sistemlerimizde elde ettiğimiz yerlilik ve teknolojik derinlik, ordumuzun gücüne güç katmaktadır.

Millî Savunma Bakanlığı olarak önceliğimiz, personelimizin en iyi şartlarda yetişmesini sağlamak, eğitim altyapımızı sürekli geliştirmek ve yerli-millî savunma sanayimizin imkânlarını eğitim süreçlerine azami ölçüde entegre etmektir.

İÇ CEPHEMİZİ TAHKİM ETMEK MAKSADIYLA YENİ BİR DÖNEMİN KAPISI ARALANDI

Güçlü ve caydırıcı bir orduya sahip olmanın ne kadar ehemmiyetli olduğu, yaşanan hassas gelişmelerin ortaya çıkardığı tehdit ve tehlikeler karşısında daha da iyi anlaşılmaktadır. Güvenlik meselesinin bu denli ehemmiyet arz ettiği bir ortamda aldığımız askerî tedbirlerin yanı sıra birlik ve beraberliğimizi güçlendirmek ve iç cephemizi tahkim etmek maksadıyla yeni bir dönemin kapısı da aralanmıştır.

Bu kapsamda dikkat çekmek isterim ki 2025 yılı Türk Silahlı Kuvvetlerimizin, terörle kararlı mücadelesinin somut neticelerinin alındığı kritik bir dönüm noktası olmuştur.

Yurt içinde ve sınır ötesinde icra ettiğimiz etkili operasyonlarla terör örgütlerinin hareket kabiliyetini büyük ölçüde sınırlandırırken barınma, lojistik ve insan kaynağına dayalı imkânlarını da ciddi şekilde zayıflattık.

Elde ettiğimiz bu başarılar “Terörsüz Türkiye” hedefinin başlatılmasına imkân tanıyan zemini oluşturmuştur. Geldiğimiz bu aşama ağır bedeller ödenerek kazanılmış bir mücadelenin sonucudur.

Şüphesiz ki bu başarının asli mimarları başta aziz şehitlerimiz ve kahraman gazilerimiz olmak üzere Türk ordusunun kıymetli tüm mensuplarıdır.

Aynı şekilde kahraman istihbarat teşkilatımız ile kahraman jandarmamız ve emniyet mensuplarımızın ve kahraman korucularımızın mücadelesi ile asil milletimizin desteği ve dayanışması da bu aşamaya gelinmesinde büyük katkı sağlamıştır.

HİÇBİR TERÖR ÖRGÜTÜNÜN OLDUBİTTİSİNE MÜSAADE ETMEYECEĞİZ

Bu süreçte sınırlarımız boyunca terör koridoru oluşturulmasına müsaade edilmemiş, sahada sağladığımız askerî üstünlük, diplomatik iş birlikleriyle desteklenmiştir. Komşumuz Suriye’de yeni yönetimle kurduğumuz güçlü ilişkiler, aynı şekilde Irak ile tesis ettiğimiz iş birliği mekanizmaları, ortak güvenlik anlayışının güçlenmesine büyük katkı sağlamıştır.

Artık SDG’nin bir an önce 10 Mart Mutabakatı’na uygun şekilde yükümlülüklerini eksiksiz olarak yerine getirmesi sürecin başarısı açısından vazgeçilmez bir gerekliliktir.

Bu konuda devletimizin duruşu nettir ve hiçbir tereddüde yer yoktur. Bir kez daha hatırlatmak isterim ki başta PKK/YPG/SDG olmak üzere hiçbir terör örgütünün bölgedeki faaliyetlerini devam ettirmesine ve herhangi bir oldubitti oluşturmasına müsaade etmeyeceğiz.

Hâlihazırda süreci, ilgili kurumlarımızla koordineli olarak ve Suriye yönetimiyle de yakın bir diyalog hâlinde temkinli ve akılcı bir yaklaşımla yönetiyor, çalışmalarımızı köklü devlet geleneğimizden aldığımız sorumlulukla ve hassasiyetle sürdürüyoruz. Nihai hedefimiz 86 milyon vatandaşımızın ortak temennisi olan terörün sona ermesi, terör örgütlerinin tamamen tasfiye edilmesi ve ülkemize yönelik her türlü tehdidin ortadan kaldırılmasıdır.

KIBRIS’TA, EGE VE DOĞU AKDENİZ’DE HAKLARIMIZI KORUMA KARARLILIĞIMIZ TAMDIR

Terörle mücadele ve hudut güvenliğindeki başarılarımızın yanı sıra Karadeniz’den Ege’ye ve Doğu Akdeniz’e uzanan geniş bir sahada da faaliyetlerimizi başarıyla sürdürmekte, Mavi ve Gök Vatanımızdaki hak ve menfaatlerimizi azim ve kararlılıkla korumaktayız.

Bu çerçevede ifade etmek isterim ki komşumuz Yunanistan’la her zaman iyi ilişkilere sahip olmayı ve “kazan-kazan” anlayışıyla sorunlarımıza çözüm bulmayı arzu ediyoruz. Bu yapıcı tavrımızı her fırsatta dile getirmekle birlikte Kıbrıs’ta, Ege ve Doğu Akdeniz’de oldubitti oluşturma çabalarına ve hukuksuz adımlara karşı haklarımızı koruma kararlılığımız ve muktedirliğimiz tamdır. “Türkiye’ye rağmen” atılacak hiçbir adıma ve oldubittiye asla müsaade edilmeyecektir.

“DEVLET EBET MÜDDET” ANLAYIŞIMIZ BİZLERE KUTLU BİR SORUMLULUK YÜKLEMEKTEDİR

Uluslararası hukuka her zaman saygı gösteren Türkiye, bölgesel ve küresel barışa yönelik üstlendiği bu inisiyatiflerle müzakere masalarının ve güvenlik mimarisinin aranan bir üyesi olmuştur.

Ülkemizin böylesine etkin olduğu bir dönemde Türk Silahlı Kuvvetlerimiz de uluslararası görev ve misyonlar çerçevesinde barış ve istikrara müstesna katkılar sunmaktadır.

Bu kapsamda;

– Kıbrıslı kardeşlerimizin haklı davalarına destek olmaktan can Azerbaycan’la sürdürülen güçlü iş birliğine,

– Kosova’daki KFOR Komutanlığı görevimizden Katar’daki müşterek faaliyetlere,

– Libya’daki askerî danışmanlık ve eğitim faaliyetlerimizden Somali’deki yoğun çabalarımıza kadar pek çok coğrafyada güven veren, dengeleyici ve istikrar sağlayıcı bir güç olarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

Tüm bu faaliyetlerimiz ülkemizin gücüne güç katmakta dost ve müttefik ülkelere güven telkin etmekte, mazlum coğrafyalarda denge unsuru olmaktadır.

Şu bir gerçek ki “Devlet Ebet Müddet anlayışımız bizlere kutlu bir sorumluluk yüklemektedir. Bu sorumluluğun bilinciyle siz seçkin personelimizin yeni yılda da ülkemizin güvenliğine ve daha güçlü geleceğine katkılar sağlamak için azim, disiplin ve fedakârlıkla görev yapmaya devam edeceğine yürekten inanıyorum.

Sözlerime son verirken Mete Han’dan Sultan Alparslan’a, Fatih Sultan Mehmet’ten Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e ve bugüne kadarki tüm devlet büyüklerimizi ve komutanlarımızı saygıyla anıyorum.

– Aziz şehitlerimizi ve ebediyete irtihal eden kahraman gazilerimizi rahmet ve minnetle yâd ediyor,

– Gazilerimize, şehit ve gazilerimizin kıymetli ailelerine saygı ve şükranlarımı sunuyorum.

Bu duygu ve düşüncelerle sizlerin şahsında şu anda görevi başında olan tüm silah ve mesai arkadaşlarıma vazifelerinde üstün başarılar diliyor, her birinin gözlerinden öpüyorum.

Değerli Arkadaşlarım,

Yeni yılınızı bir kez daha en içten dileklerimle kutluyor, ailelerinizle birlikte hepinize sağlık ve esenlik temenni ediyorum. Kalın sağlıcakla…